Üç hanımefendiın hayatları, New York Aile Mahkemesi’nde yolları kesiştiğinde beklenmedik bir şekilde değişir. sinema, öyküsini sergilemeırken toplumun farklı katmanlarından gelen bu üç hanımefendi kişilikin gelişimini ve değişimini merkezine alıyor. sinema, çapraşık aile ilişkileri, yargı sisteminin çürümüşlüğü ve hanımefendiların yaşdığı toplumsal baskılar gibi konulara cesur bir bakış atıyor. Kendi sorunlarıyla boğuşurken bir yandan da haksızlıklarla savaşmak zorunda kalan bu hanımefendiların öyküleri, seyretmekyicisini derinden etkileyen, gerçekçi ve dokunaklı bir portre çiziyor. Oyunculuklar olağanüstü, senaryo akıcı ve dramatik öyküye dair her detay titizlikle işlenmiş. New York Aile Mahkemesi’nin gri koridorları ve soğukkanlı duruşma salonları, hanımefendiların yaşdığı zorlukları ve çaresizlikleri somutlaştıran bir fon oluşturuyor. sinema bir yandan kişisel dönüşümleri ve olgunlaşmayı, diğer yandan da hanımefendi dayanışmasını ve adalet araştırmaını başarıyla işliyor. kişiliklerin yaşdığı deneyimler ve etkileşimler, toplumsal cinsiyet rolleri, adalet sistemi ve aile dinamikleri hakkında önemli bir tartışma başlatıyor. İzleyenleri düşünmeya ve düşünmeye teşvik eden bu sinema, sıra dışı bir deneyim sergilemeuyor.