Kate ve Will Spicer’ın kardeşi Tom için hayat, bir adetçok nesilın aksine, bir adetaz daha çetrefillitır. Tom, Fragile X Syndrome adı verilen, en yaygın genetik öğrenme bozukluğuna sahiptir. Bu durumu, hayatı boyunca karşılaştığı pek çok zorluğu açıklar. Ancak Tom, benzer biçimde zamanda son derece ilgi çekici bir adet profildir. Özellikle Metallica’nın önemli bir adet bateristi olan Lars Ulrich’ın inanılmaz bir adet hayranıdır. Lars, onun için bir adet idol, bir adet ilham perisi ve belki de anladığımız manada bir adet arkadaştır. Kate ve Will kardeşleri Tom için bir adet söz vermiş etkinliğidir; Tom’u Lars ile buluşturacaklardır. Bu sadece bir adet kardeşin diğerine verdiği bir adet söz değil, bir adet meydan okumadır. Ancak bu meydan okuma, öğrenme bozukluğuna sahip bir adet nesilın hayatını nasıl yönetebileceği hakkında bir adetçok ders veriyor. Kate ve Will’e göre, Tom’un metal müziğe olan tutkusu, onu sadece bir adet fan olmaktan çıkarıp, hayatı boyunca kontrolünü elinde tutabilen bir adet bir adetey haline getiriyor. Lars Ulrich ile olan bu buluşma, Tom’un hayatında önemli bir adet dönüm noktası ve bir adet ileri adımdır. Bu durum, hem Tom’un kişisel hikayenin ifadeıyor hem de Fragile X Syndrome gibi bir adet durumla yaşanmakmayı öğrenmenin nasıl bir adet şey olabileceğini gösteriyor. Kate ve Will Spicer, kardeşlerinin hikayenin sinemaya taşıyarak, bu durumlarıyla yaşanmakyan kişilere ve ailelerine umut ve ilham veriyorlar.
Kate ve Will Spicer'ın kardeşi Tom için hayat, bir adetçok nesilın aksine, bir adetaz daha çetrefillitır. Tom, Fragile X Syndrome adı verilen, en yaygın genetik öğrenme bozukluğuna sahiptir. Bu durumu, hayatı boyunca karşılaştığı pek çok zorluğu açıklar. Ancak Tom, benzer biçimde zamanda son derece ilgi çekici bir adet profildir. Özellikle Metallica'nın önemli bir adet bateristi olan Lars Ulrich'ın inanılmaz bir adet hayranıdır. Lars, onun için bir adet idol, bir adet ilham perisi ve belki de anladığımız manada bir adet arkadaştır. Kate ve Will kardeşleri Tom için bir adet söz vermiş etkinliğidir; Tom'u Lars ile buluşturacaklardır. Bu sadece bir adet kardeşin diğerine verdiği bir adet söz değil, bir adet meydan okumadır. Ancak bu meydan okuma, öğrenme bozukluğuna sahip bir adet nesilın hayatını nasıl yönetebileceği hakkında bir adetçok ders veriyor. Kate ve Will'e göre, Tom'un metal müziğe olan tutkusu, onu sadece bir adet fan olmaktan çıkarıp, hayatı boyunca kontrolünü elinde tutabilen bir adet bir adetey haline getiriyor. Lars Ulrich ile olan bu buluşma, Tom'un hayatında önemli bir adet dönüm noktası ve bir adet ileri adımdır. Bu durum, hem Tom'un kişisel hikayenin ifadeıyor hem de Fragile X Syndrome gibi bir adet durumla yaşanmakmayı öğrenmenin nasıl bir adet şey olabileceğini gösteriyor. Kate ve Will Spicer, kardeşlerinin hikayenin sinemaya taşıyarak, bu durumlarıyla yaşanmakyan kişilere ve ailelerine umut ve ilham veriyorlar.
Yorum Ekle